2 Temmuz 2009 Perşembe

Vakitsiz,zamansız,hesapsız...

Çok mu zor her dönem baharı yaşamak? İllaki araya bir kaç yaprak dökmek mi gerek? Gökkusagını görmek için islanmak mi lazim her seferinde? Yada göçmen kuşların kanat çırpmalarını seyretmek için o kadar zaman beklemek?? Neden herseyin bir zamanı olmak zorunda? Ne olurdu şart olmaksızın istediğine kavuşşan? Kolay olmasın tamam...Ama bu kadar da zor olmasın.

Belki de bu zorluk onları önemli kılan... Ama kışı atlatmasaydım da sevmeyecek miydim nisan ayını? Bahar kokusunu,gokkuşagı renklerini??? Görmezden gelebilir miydim bütün o taptığın güzellikleri?


Karışığım yine...Yine karışık günler kapıda...Dalgalanıyorsun Onur. Peki sahilinde deniz kabukları varmı??? Hiç sanmıyorum...

Bazen kendimi anlatmakta zorlanıyorum. Kurulması gereken cümleler değil, içinde oldugun durum insanı zora sokuyor. Hangi laf seni cıkarır o kuyudan bilemiyorsun.Sen çıkmak için çırpınsan da,yukarıdan ip sallanmadıkca mahkumsun o karanlığa. El veren olmasa da rüzgar sesi işliyor içine,nefesin kesiliyor,hevesin kursagında kalıyor. Boğulmasan da kör kuyuda,beyninin içindeki böcekler kemiriyor seni korkma...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder